Kendi benliğimizi bize en doğru ve en mizahi şekilde açıklayan yegâne yöntem karikatürize etmek olsa gerek. Kendi kusurlarımızı yada eksiklerimizi mizahi yoldan gülerek kabul etmenin daha kolay olduğu düşüncesindeyim. Çünkü komik olan şeyler kusurlu kabul edilmiyor gibi bir algı oluşmuş sanki. İşte bu konuda ise en sevdiğim karikatüristlerden birisi olan Umut Sarıkaya’nın karikatürlerini paylaşmak istedim. Umut Sarıkaya çizdiği karikatürlerle kalın dudaklı, biraz pörtlek gözlü, daha çok gece kondu semtlerinde yaşayan tarz insanları ele alıyor. Sanırım beni en çok etkileyen kısım da bu olsa gerek. Hemen hemen hepimizin çocukluğunda yaşadığı ruh hali, mahalle maçları, dünya atlasından ülke bayraklarına bakmak gibi bir çok özelliği çok güzel yakalamış ve yorumlamış. Hatta en sevdiğim özelli bir mekan özellikle de ev çizdiği zaman en ince ayrıntısına kadar çiziyor olması.
İşte Umut Sarıkaya’nın en sevdiğim karikatürlerinden seçtiklerim;
umut sarıkaya karikatürlerini çoğu kişi beğenmiyor, ayrıntılarda boğulabiliyor. Fakat aynı karikatüre defalarca bakıyorum, ayrıntıları inceliyorum bana inanılmaz zevk veriyor :) naber dergisini de almanı kesinlikle tavsiye ediyorum, şayet halen almamışsan :)
Kurban olurum o çemçük ağızlara :)
ben umut sarıkaya’nın karikatürlerini beğeniyorum açıkçası. hatta 3 tane kitabı da var: benim de söyleyeceklerim var(1,2,3) diye. Metro ve metrobüsde okurken istemsizce gülmeme neden oluyor :)
Önce elimdeki kitaplar bitsin ilk işim Umut Sarıkaya’nın kitaplarını da almak olacak. Ama şimdilik Fan Sayfasından takip etmekle yetiniyorum. :)
ilk defa duydum desem.. yani tutup karikatür okumadığımdan kaynaklı büyük ihtimal. en çok çekirdek arkadaş olayını sevdim ellerinize sağlık