Geçtiğimiz günlerde uzun zamandır aklımda olan Prof. Dr. Fuat Sezgin hocanın Bilim Tarihi Sohbetleri isimli söyleşi kitabını almayı düşünüyordum. Öncelikle şunu belirteyim ki kitabın yazarı Fuat Sezgin hoca değil, Gazetesi Sefer Turan’ın sorduğu sorular eşliğinde gerçekleşen fotoğraf galerisi hariç 194 sayfa olan (2011 baskısı) bir kitap.
Kitabı uzun zamandır okumak istiyordum ancak asıl okumaya tetikleyen şey Celal Şengör’ün bir konuşmasında Fuat Sezgin Hocanın eserleri hakkında çok olumlu ve güzel yorum yapması oldu.
Kitabı Sivas İl Halk Kütüphanesinden (Şems-i Sivasi Kütüphanesi) ödünç olarak 25 Nisan’da aldım ve çok sıkı şekilde okumasam da bir haftada yani 2 Mayıs’ta biti.
Kitap hakkında konuşmaya girmeden önce Prof. Dr. Fuat Sezgin hocamızdan kısaca bahsetmek istiyorum; Fuat Sezgin ülkemiz ve dünya çapında önemli bir Bilimler Tarihi hocasıdır (Bu ifade bana ait değil, dilerseniz Google’da ufak bi arama ile kimlerin dediğini de görebilirsiniz). 60 senedir İslam Bilimler Tarihi alanında emek vermiş ve 27 dil bilen birisidir. 27 dil deyince çok uçuk ve hatta biraz da yalan geliyor ancak kitabın 56. sayfasında kendi ifadesinde “Benim hocam Hellmut Ritter filologdu. Onun için 32 dil öğrenmişti. Mesela Nicel adındaki bir İspanyol 54 dil biliyormuş, hocam anlatırdı bana.” şeklinde bi anlatım var. Fuat Sezgin hoca İstanbul Üniversitesinde hoca iken 1960 darbesi ile meslekten ihraç edilir ve Almanya’ya göç etmek zorunda kalır. Hatta yazdığı neredeyse tüm eserler bu nedenle Almanca olarak basılır. Ancak asla küsmez ve ülkesine hizmetten de geri kalmaz ve İstanbul’da İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesini kurar.
Kitaptan da bahsedecek olursak kitap hem akıcı bir şekilde gidiyor, genelde söyleşiler öyle olur, hem de bilimler tarihi konusunda özet bilgiler edinerek ön fikirler edinmenizi sağlıyor. Bu konuda sık sık hem notlar aldım hem de sosyal medya da paylaştım;
#BugünÖğrendimKi astronomi tarihinde gerçek anlamda ilk gözlemevini kuran Abbasi Halifesi Memunmuş. (F.Sezgin,Bilim Tarihi Sohbetleri sf:31)
— Kadir Durukan (@k_durukan) 25 Nisan 2017
#BugünÖğrendimKi Amerika kıtasına ilk çıkan insanlar Müslümanlarmış. (Fuat Sezgin, Bilim Tarihi Sohbetleri sf:27) pic.twitter.com/kiLGLqkpuM
— Kadir Durukan (@k_durukan) 25 Nisan 2017
Esas alınarak yapılıyor diyor. (Bilim Tarihi Sohbetleri sf:94) pic.twitter.com/vDrTSdhDso
— Kadir Durukan (@k_durukan) 30 Nisan 2017
Bir de kitaptan çok güzel çıkarımlar elde ettim. Mesela bilin ciddi anlamda temellerini ilk olarak Müslümanlar atıyor. Bunun büyük bir kısmı kendi buluş ve icatları, geriye kalan belli bir kısmı da Yunanlılardan alıp geliştirdikleri ile devam ediyor. Daha sonradan sebebi tam olarak bilinemeyen nedenlerden dolayı geri kalıyor ve Avrupalıların kendilerinden üstün olduğunu kalbulleniyor, halbuki Avrupalıların ellerindeki buluş ve icatların çok büyük bir kısmını zaten kendileri üretmiş, şeklinde açıklamaları var. Ancak şunu da çok defa vurguluyor, biz Müslümanlar olarak Avrupalılar karşısında ezilmemeliyiz ancak kendimizi üstün de görmemeliyiz, diyor.
Bir de Müslümanların neden bu çağda Avrupalılara nazaran çok geri kaldığı ile ilgili bir soruya da verdiği cevabı aşağıdaki alıntıdan okuyabilirsiniz.
Bu yazı ile birlikte düşüncelerimde ciddi anlamda değişimler oldu, zaten Fuat Sezgin hoca da ilk başlarda Mühendis olma hayalleri ile gidip bir konferansta hocası Hellmut Ritter’den duyduğu “aslında müslümanlar bilimin temelini attı” ile bilimler tarihiçisi oluyor.
Kitaptan aldığım çıkarımlar;
- Çok ama çok çalışmalıyım, Fuat Sezgin hoca günde 17 saat çalıştığından ve asla kaybedecek veya boşa geçirecek zamanı olmadığından bahsediyor. Hatta Almanya’da evleniyor ve düğün yapmıyor, sebebi ise düğüne gelecek kalabalık insan kitlesine sorumluluk hissederek o kadar insanın zamanını ellerinden almaya hakkım yok diyor.
- Dil öğrenmeliyim, yine Fuat Sezgin hoca 27 dil bildiğini sorduklarında abartmışlar dese de hocası Hellmut Ritter’in her yıl bir dil öğrenmelisiniz öğüdünü uyguladığını ve önemini de vurguluyor. (Arkadaşlar her yıl bir dil gerçekten çok ağır bir görev ve iş.)
- Disiplinli ve düzenli olmalıyım, Fuat Sezgin hoca 2017 itibariyle 93 yaşında ve her sabah 07.30’da enstitüye gittiğini ve akşam saatlerine kadar çalıştığını ve bu disiplinini de senelerdir devam ettirdiğini söylüyor. Ayrıca hayattında toplamda 3 kez bi randevusuna geç kaldığını ve halen sıkıntısını çektiğini de vurguluyor.
- Yaptığım işten gerçekten keyif almalı ve aşk ile bağlı olmalıyım, Fuat Sezgin hoca Bilimler Tarihi alanına tam 60 küsur sene verdiğini söylüyor ve yukarıda da bahsettiğim gibi erkenden kalkıp geç saatlere kadar aralıksız ve ciddi bir tempoda çalışıyor. Yani yaptığı işi çok ciddiye alıyor ve seviyor.
- Her ne olursa olsun sıradan bir insan olmaktan kopmamalı ve tevazulu olmalıyım, Fuat Sezgin hoca bunca başarı ve ödül, yüzlerce konuşma daveti ve binlerce atıf aldığı halde “27 dil bildiğiniz söyleniyor” sözüne “mübalağa etmişler” demekle yetiniyor ve kitap boyunca asla kaç dil bildiğinden bahsetmiyor ve sürekli inançlı ve tevazulu biri olmak gerektiğinden bahsediyor.
Özet geçecek olursak, kitaptan çok etkilendim ve çok şey öğrendim. Her yerde ve sürekli olarak bu kitabı okudum (bazı günler okuyamadığım oldu). Bununla ilgili çektiğim bir fotoğrafımı da sizlerle paylaşmak istiyorum.
Son olarak kitabın internet fiyatı şuan genel olarak 10-15 tl arasında. Şiddetle okumanızı öneririm.
teşekkür ederiz güzel paylaşımınız için. ben de su an kitabı okuyorum. bilim konusunda zayıf olsam da ve bu kadar tarihi bilgiyi aklımda tutamasam da sizin de dediğiniz gibi bir ön bilgi bir genel kültür sağlıyor kitap bize. aslında aynı zamanda bir kişisel bilgiler tadında kitap. motivasyon sağlıyor fuat hocanın enerjisi, kararlılığı ve Türk halkına tavsiyeleri. vay be müslümanlar da hep böyle değilmiş diyorsunuz okurken. batılıların bize dediği gibi bir zamanlar miskin bir kedi değilmişiz.
Hocanın Bilim Tarihi kitaplarını almaya niyetleniyorum ama çok yüksek fiyatlar. :)