Zamanın ne kadar çabuk geçtiğini bu yazı serisine başlayınca tekrar anladım. Haftanın yazısı diye sadece bu seriye haftalık 1 yazı yazmama rağmen 4. yazıyı yazıyorum yani ilk ayı yavaştan geride bırakıyoruz. Sıra gelelim bu haftanın yazısına;
Geçen haftaki gelişmelerden birisi Destekliyorum sayfasında bahsettiğim YouTube kanalı olan Türk İşi kanalıyla irtibata geçtim, ilk önce röportajteklif ettim ve inceleyip döneceklerini söylediler. Daha sonra ise üniversiteye davet edip konuşmacı olarak çağırmak istedim bunu da üniversiteden resmi davet gerektiğin, daha sonra NTV yönetimi ile görüşüp gelebileceklerini söylediler. Türk İşi ekibini üniversitede ağırlamayı çok isterim, çünkü inanıyorum hepimizin öğreneceği çok şey var.
Bu Çarşamba İstanbul’a gidiyorum. Uçak biletimi de aldım, kalacak yer ve gidilecek yerlerin de planı yapıldı. İşin en güzel kısmı bu sefer adalara gitme planım var. Ama işin en kötü kısmı ise iki gün kalıp döneceğim için Türk-İslam Eserleri Müzesi bu sefer de göremeyeceğim. En çok merak ettiğim yer aslında burası. Burasını ziyaret ettiğimde fotoğraflar, videolar ve bir de blogta ayrıntılı bir yazı yazmayı istiyorum.
Üniversiteye başlayalı neredeyse 3 yılı geride bıraktım. Seneye Allah kısmet ederse son senem olacak. Bu süre zarfında, üniversite hazırlık dönemi ve lise son sınıfı da katarsak (burada üniversiteyi ilk sene de kazanmadığımı ifşa etmiş oldum :)) neredese 5 senedir televizyon izlemiyorum. 5 senedir televizyon izlemeyen birisi olarak şunu diyebilirim ki ortaokul ve lisenin başlarında aşırı telelevizyon izleyen birisiydim şimdi hiç izlemiyorum, neler kaybettim bilmem ama çok şey kazandım. En azından Behzat Ç.’yi izlemiyordum, Sakarya Fırat’ı izliyordum ama hepsini izleyememiştim, tüm bölümlerini reklamsız ve kesintisizi rahat bir şekilde izledim. Arkadaşlar, televizyon gerçekten çok kötü bir alışkanlık. Sırf bununla ilgili bir yazı düşünüyorum. (Not aldım.)
Televizyon konusu ile birbirine yakın olan ikinci alternatif ise YouTube kanallarıdır. Benim 20-30 kadar abonesi olduğum bilgi içerikli, bireysel ve eğlence kanalı var. Bunlara düzenli olarak günlük girer yemek yerken yada yatmadan önce göz atarım. Hoşuma giden varsa videoyu izler beğenirim ve sormak istediğim bir konu varsa yorum atarım. Zamanla bu kanallardan bahsederim, önceki yazım olan Haftanın Yazısı #3′te Barış Özcan’a değinmştik. Sizler de takip ettiğiniz “bilgilendirici” kanalları yorum olarak belirtirseniz memnun olurum.
zaman çok çabuk geçiyor. bunu bu yazıyla bır kez daha anlamış oldum çok teşekkürler